S.15 **çme ve Değerlendirme Soruları
1.panel,saygı nezaket
2.y,d,y,d,y
3.b
4.C
5.D
6.TARTIŞMADA KURALLAR VARDIR MÜNAKAŞA DA YOKTUR....
7.KONU DIŞINA ÇIKMAMAYA...
8.TARAFSIZLIĞI
Sayfa 23
1.*güncel konular
*göndergesel
2.d,d,y
3.c
4.e
ünite sonu ölçme ve değerlendirme
1.d
2.a
3.c
4.d
5.e
6.b
7.a
8.e
9.d
10.e
11.e
Anlatıma Hazırlık
Sayfa 27
Hazırlık
1.Yarışmalara hazırlık yapmadan katılan bir sporcunun başarılı olup olmayacağını sebepleriyle açıklayınız.
Cevap:Başarılı olma ihtimali düşüktür;çünkü alt yapı olmalı zemin sağlam olmalı.
2.Duygu ve düşüncelerinizi sözlü olarak mı yoksa yazılı olarak mı daha rahat ifade edersiniz?
Cevap:Yazılı kişinin yüzüne söyleyemediğim şeyleri yazarak söyleyebilirim.
3.Duygu ve düşüncelerinizi ifade etmede okuduğunuz kitapların nasıl bir katkısı vardır?
Cevap:Kelime dağarcığımızı geliştirir.
4.’’Bakar kör’’ deyiminden hareketle, bakmak ile görmenin farkını açıklayınız.
Cevap:Bakmak =anlamak , görmek = aydınlatmak.
5.’’Kitap istikbale yollanan mektuptur.’’ Cemil Meriç’e ait bu sözden anladıklarınızı birkaç paragraf halinde yazıp sınıfta okuyunuz.
Cevap: kitap okumak ilk başta faydasız görülür.anlık faydası olmasına rağmen çok belirgin değildir.zaman geçtikçe, insan hayata atladıkça okuduğunun faydasını görmeye başlar.bunu kendiside fark eder.istikbale yol alan mektup derken bu kastedilir.
6.Hangi şair ve yazarların üslubunu beğendiğinizi nedenleriyle söyleyiniz.
Cevap:Reşat Nuri Gün tekin türkçeyi yalın halinde sade şekilde kullanması.
Sayfa 27
1.Etkinlik
’lirik şiir’’ hakkında hazırlık yapmadan bir metin yazınız.
Cevap: Lirik şiir: Toplumun hemen her kesimini ilgilendiren sevinç,coşku veya acı gibi ortak duyguların veya aşk, ayrılık, özlem gibi bireysel duyguların coşkulu bir tarzda işlendiği şiirlere lirik şiir denir.
Bu konunun anlatımında kendinizi başarılı görüp görmediğinizi nedenleriyle söyleyiniz.
Cevap:Evet başarılı gördüm.
Sayfa 28
Sorular
1.’’Hüzünlü dönüş’’ adlı metinde yazar neyi, niçin, nasıl anlatmıştır?
Cevap:Peyami Safa hakkında anlatmıştır
2.Neyi, niçin ve nasıl anlatmak gerektiği üzerinde düşünmeden konuşmanın ve yazmanın tutarlı olup olmayacağını nedenleriyle belirtiniz.
Cevap:Anlatımın kanıtlayıcı yönü olması.
3.Yazar, metni hazırlarken hangi kaynaklara başvurmuştur?
Cevap:Peyami Safa hakkında bilgi bulunan kitaplardan ansiklopedilerden faydalanmıştır.
4.Kaynak gösterilmesi metni hangi yönlerden etkilemiştir?
Cevap:Kanıtlayıcı yönüyle.
5.Alıntı yapılan kaynakların ne şekilde verildiğini çeşitli kapıları inceleyerek söyleyiniz.
Cevapipnot şeklinde.
Sayfa 29
Sorular
1.metinde hangi konu üzerinde durulmuştur?
Kaynak: Bydigi Forum 10. Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitabı Cevapları - Bydigi Forum
Cevap:istanbulun güzelliklerinden bahsedilmiştir.
2.yazarların konuya bakış açılarının aynı olup olmadığını açıklayınız.
Cevap:her yazarın bakış açısı farklıdır. Örneğin bir yazar bir konuya ön yargılı yaklaşır farklı bir yazar ise o konuya farklı yaklaşır.
3.kültür birikiminin,deneyimin ve çevrenin anlatıma nasıl bir etkisi olduğunu açıklayınız.
Cevap:çok etkisi vardır.
Sayfa 30
2.etkinlik
“gece ve “beş şehir” metinlerinde bütünlüğü sağlayan öğeleri bulunuz. Bu öğelerin anlamlı bir birlik sağlayacak şekilde bir araya getirilip getirilmediğini açıklayınız.
Cevap:anlamlı bir birlik sağlamazlar her yazının kendi teması ve ifade biçimi vardır.
Sayfa30
Sorular
1.”gençliğe hitabe”metninin hedef kitlesini ve yazılış amacını belirleyiniz
cevap:Türk gençlerine yazılmıştır.vatana sahip çıkmaları için
2.hedef kitlesinin ve yazılış amacının metnin anlatımını nasıl etkilediğini açıklayınız
cevap:hedef kitlesinin belli olması o kişiye karşı hitapta bulunması açısından önemlidir.
3.metinden Atatürk’ün tecrübelerini gösteren cümleleri bulunuz.
Cevap:seni,bu hazineden ,mahrum etmek isteyecek,dahi ve harici,bedhahların olacak.
4.bu metin sizde nasıl bir duygu uyandırdı?
Cevap:Atatürk’ün bize çalışmamız gerektiğini ve çalışmamı istediğini uyandırdı.
Sayfa31
Sorular
1.metinden kişisel gözlemlerin anlatıma yansıtıldığı cümleleri gösteriniz.
Cevap:ben farkına varmıyorum,adanın tepesine doğru gittiklerini görürdüm,içim cız ederdi.
2.metinden hareketle anlatımda gözlemin önemini belirtiniz
cevap:gözlem olduğu zaman kanıtlayıcı olmuş olur.
Sayfa31
4.etkinlik
hangi metin ve konuşmalarda gözleme ihtiyaç duyulur.açıklayınız
cevap:her yazıda ihtiyaç duyulur(makale,gezi yazısı,deneme vb.)
sayfa 32
7.etkinlik
yine yalnızım bu sokaklarda gidiyorum bilmeden nereye gittiğimi korkuyorum bana bakan o karanlık sokaklardan sanki üstüme üstüme geliyor sokaklar.
O eski korkunç günlerden biriydi yine rüzgar ve yağmur bütün sinirini çıkarırcasına nereye denk gelirse vuruyordu. Güneş eski güneş değildi.bulutlar,onun güzelliğini kıskanır gibi üzerini örtmüşlerdi.kazalar,çığlıklar, hasarlar hepsi bir aradaydı insanlar bu felaketin bitmesini çaresizlikle beklediler.
32. sayfadaki metinler
SONSUZLUK BU MU?
Sokaktayım,kalabalık bir sokak arasında
Koşuyorum,etrafıma bakmadan koşuyorum
Yolumun ufukla kesişen noktasında
Sanki beni çağıran bir uçurum görüyorum
33. Sayfa 12.Etkinlik
Bu metinelrde bireysel zevk ve anlayışın etkisi büyüktür..yani bireysel zevk ve anlayış yazarın eserine yansır..Çünkü Beş şehir ve Gece metinlerinde İstanbul anlatılıyor..Fakat ikiside aynı değildir..Biiri tarihi olarak bakıyor biri akşamki güzelliğini eserinde yansıtıyor...Sonuç olarak:zevkler farklı olduğundan aynı konu hakkındaki eserlerde farklı olur..
S.34 hazırlık soruları
1.Sevgi,aşk,özlem ,kıskançlık vb.
3.Sana kalmış.
4.Vatan millet aşkıyla yazılmış.Ayrıca şehitlere duyulan saygıve sevgi duygularıylada yazılmıştır.
5.İnsanların mutluluğa ihtiyaç duyduğu,özgür olmadan mutlu olunmayacağını ve mutluluğu paylaşmak deyimine deyinmiştir.
2. Çalışkanlık ve özgüven
Bütün insanlar yaşamlarını kontrol altında tutabilmek isteğindedirler. Herkes daha başarılı olabileceği bir noktaya giden yolda bir yol haritasına gereksinim duyar. Yani plan ve programa. İşte bu noktada karşımıza iki önemli yapısal özellik çıkar; Özgüven ve bir işi başarma azmi yani çalışkanlık. Gelgelim, hepimiz bizi şekillendiren alışkanlıkların ve değerlerin ürünleriyiz. Biz ne denli başarma azmi ve özgüvenle donatılmış olsak da çocukluktan başlayagelen alışkanlıklarımız, çevrenin, ailenin, kültürel yapının etkileme gücü ile bizde varolanı törpüleyip bilinci değil de bilinçaltını güçlendirebiliyor.
Kaynak: Bydigi Forum 10. Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitabı Cevapları - Bydigi Forum
Adam çalışkan, çalışkanlığı ile de bugün Türkiye'de futbol gündeminin bir numaralı çalıştırıcısı. Bilerek veya bilmeyerek, bir insan için çalışkanlığın en büyük değerlerden biri olduğunun ayırdında. Ayrıca insanlık tarihine baktığımız zaman bütün büyük işleri çok çalışkan ve azimli insanların başardığı da ortada. İster büyük kuruluşlara, bütün büyük takımlara, büyük insanlara yakından bakın, onların ortak özelliğinin azim ve iş disiplini olduğunu görürsünüz. Kıtaları birleştiren köprülerden tutun da, insanın evreni keşfetmek için yaptığı uzay yolculuklarına kadar bütün insan eylemlerinin esrarlı bir yanı yoktur. Bunların hepsi, uzun süre planlı, programlı ve iş ahlakına dayalı çalışmaların eseridir.
Söz konusu iş ahlakı olduğunda bir teknik direktör için taviz asla yoktur. Belki başarı için başka alternatifler de vardır ama bunların hiçbiri çalışkanlık kadar değerli ve sonuç alıcı değildir. Diğer yolları seçmek, kolay yoldan başarı elde etmek, kestirmeden zengin oluvermek anl***** gelir ki bu tür kazanımlar asla kalıcı ve uzun ömürlü olamaz.
İmparatorumuz çalışkanlık gibi başarının en önemli unsuruna sahip olduğu halde bazen yaşama doğru yerden başlamamanın sıkıntısını yaşıyor. Bu durumu yerel maçlarda fazla sıkıntı yaratmıyor çünkü takımı ile diğerleri arasında büyük farklar var. Ancak uluslararası maçlarda bilinçaltı devreye girerek belki de istemediği halde birtakım mazeretlerden medet umar duruma geliyor. Kazandığı prestijin yara almaması için bir anda "Onların 18 yabancısı var benim ise kaybedecek birşeyim yok" deyiveriyor. Bu belki de bir dil sürçmesi ama biz dil sürçmelerinin biliçaltındaki gerçekleri dışa vurma yöntemi olduğunu biliyoruz.
Koşullar ne olursa olsun bir teknik direktör insanı yetkinleştirenin iş yani emek olduğu gerçeğini hiçbir zaman elden bırakmamalı. Ancak çalışma ile elde edilen kazanımları üst düzeyde üretime dönüştürmenin bir yolu da motivasyondur. Bir ekip birtakım mazeretlere sığınılarak motive edilemez. Böyle anlarda teknik direktörün görevi oyuncularının kapasitelerini sınırlamak değil onların içindeki potansiyeli açığa çıkarmaktır. Yani insanlara yapabileceklerini düşünmedikleri şeyleri yaptırabilmek. Bunun için de bugüne kadar elde edilen kazanımlarla yetinmeden yaşamda olumlu değişikliklerle birlikte yeni ufuklara yönelmek gerekiyor. Olumlu insan yeni hedeflere ve değişime bir fırsat olarak bakar. İyi bir hoca zamanın çoğunu eylemle, azını ise şikayetle geçirir. Şikayet edilen zaman ise, başka bir şey için kullanılabilecek enerjinin ziyan edilmesidir.
Sayfa 35
Sorular
1.hikayenin konusu nedir?
Cevap:hayattan bezmiş bir postacının işini yapmasıdır.
2.”Ömer-i tehi” hikayesinde hakim olan duygu nedir?
Cevap:yalnızlık
3. ”Ömer-i tehi” hikayesinde verilmek istenen duygu ve düşünceler hangi kişi,yer,zaman ve bağlamla sınırlandırılıp somutlaştırılmıştır?
Cevap:yer=sokaktır.zaman=sabah vakitleridir.kişi=ömerdir.bağl am=ömerin isyanı
Sayfa36
1.etkinlik
1.şiirlerin temasını bulunuz.
Cevap:yalnızlık
2. ”Ömer-i tehi” hikayesi ile bu şiirleri tema bakımından karşılaştırınız
cevap: . ”Ömer-i tehi” hikayesinde de yalnızlıktan söz ediliyor fakat o düz yazı şeklinde yazılmıştır.
3.özgürlük,yaşama sevinci,ölüm,hoşgörü vb duygular tüm insanlarda ortak olmasına rağmen bunların ifade ediliş biçimleri farklıdır.buna göre metinlerdeki duyguların dile getiriliş yönünden karşılaştırınız.
Cevap:herkezin düşünceleri farklıdır. Her birinin yaşadıkları dönem farklıdır.
5.şiirde hangi duyulardan yararlanılmıştır.
Cevap:dokunma,işitme görme gibi duyulardan yararlanmıştır.
Sayfa 37
4.etkinlik
BAKIŞLAR
Yine benden yüksek bir not almıştı sınavda.Ne kadar çalışırsam çalışıyım bir türlü geçemiyordum onu.Artık bu durumdan iyice sıkılmaya başlamıştım.Ve bir karar aldım diğer sınavda onu kesinlikle geçecektim.
Sınav oldukça zordu.Yaptığım cevapları toplasak beş puan etmezdi ama ben yine de geçecektim onu.Sınav sonrası öğretmenle beraber öğretmenler odasına gittim.Biri sorarsa niye geldiğimi tebeşir almaya geldim diyecektim.Ama hiçbir şey olmadı sınav kağıtlarının nereye konulduğunu gördüm ve birkaç tebeşir alıp çıktım.Öğlen öğretmenler odası boşalınca hemen içeri girdim ve sınav kağıtlarını çıkardım.Ve planım isimlerimizi değiştirmekti... Öyle de yaptım ve çıktım odadan.Şimdi sıra sınav sonuçları okunduğu gün onun suratını görmekti.
Ama öyle olmadı...O gün arka sıramı terk edip en öne oturdum öğretmenin 'aferin!' diyişini daha yakından duyabilmek için.Ve yazılılar okunuyordu.'ali dört ! aferin!' , 'Aslı beş , aferin Aslı! '....' Ezgi sıfır ! umarım bir dahakine çalışma sitilini değiştirirsin' . Dünya başıma yıkıldı öyle utandım ki ama öğretmenin durumu anladığından değil bakışlarından utandım.Bir daha da kıskanmadım kimseyi,ne zaman aklımdan öle bir şey geçse hemen öğretmenin bakışları geldi gözümün önüne...
Anlatımda sınırlandırma
1.”sanat,psikolojik roman,eylül,edebiyat,roman”kav ramlarını genelden özele doğru sıralayınız.
Cevap:Eylül-psikolojik roman-roman-edebiyat-sanat
2.televizyonlarımıza ulaşan görüntülerin kalitesinde ileti,verici ve alıcının özellikleri ne kadar önemlidir?
Cevap:anlamak ve anlatmakla biter her şey
3.konu ve tür serbest bırakıldığında öğrencilerin çoğunun yazı yazarken zorlanmasının sebebi ne olabilir?
Cevap:öğrenciler zorlanır çünkü konu geneldir.örneğin sanat dense öğrenci sanatı hangi konudan ele alsın mimari mi? Edebiyat mı? Müzik mi?
4.yazılara başlık konulmasının sebebi nedir?
Cevap: başlık yazının özetidir.
5.bir denizi bardağa döksen denizin alacağı yine bardak kadardır. Sözünden ne anlıyorsunuz.
Cevap: kapasite ne ise odur.
6.futbol sahasında çizgiler olmasaydı ne olurdu?
Cevap:belli kurallar olmazdı.
sayfa 39'daki 2.metinin soruları
1. Soru: İyilik, uygun bir başlık olur.
2. Soru: İyilik teması başlık dışında yaşlı kadının genç doktoru misafir etmesi ve trenden inecek yolcuları beklemesiyle somutlaştırılmıştır.
3. Soru: Soyut olan temayı olay, kişiler, zaman ve anlatılan konu ile somutlaştırırız.
SAYFA 40 **ÇME DEĞERLENDİRME:
1).........davranışlar ve sözler.........
2)D-Y
3)E
SAYFA 41 **çme değerlendirme
1)etkili bir iletişim için dil gerekir.
2)en önemli öge dildir.cünkü dil olmassa ileişim sağlanmaz.
SAYFA 41
Hazırlık
1.etkili bir iletişimin gerçekleşmesi için neler gereklidir?
Cevap: dil,dilin doğru kullanılması
2.sizce iletişimde en önemli öğe hangisidir?
Cevap: en önemli öğe dildir.çünkü dil olmadan iletişim olmaz
3.anlatımda üslubunuzu amacınıza ve muhatabınıza göre değiştirir misiniz?
Cevap: Alıcının durumuna göre değiştirilir.Bunun nedeni ise anlatımı daha etkili kılmak ve karsınızdakilerin sizi daha iyi anlamasıdır.
SAYFA 43 2.etkinlik
gönderici.....yazar....şair... .yok
ileti......?...........her şey sennde gizli diyor.....ruh ve beden arasındaki ilişki
kanal...yazı ile.....şair.....yazı
alıcı.....biz(okuyucular)..... okuyucular....okuyuc ular
sayfa 43 ölçme değerlendirme
1)Gönderici,alıcı,kanal,ileti ve şifre gibi iletişim ögeleri rol ve işleve göre şekillenir.
2)D--Y--Y
3)Doğrudan etkiler.Örn:bilgi vermek isteniyorsa önceden araştırma yapılır.Duygu vermek istiyorsa şiir yazar.
SAYFA 47. 6.etkinlik
1.METİN(HİKAYE)......ÖZNEL...D OĞRUDAN...SOMUT
2.METİN(ŞİİR)..........NESNEL. ...DOĞRUDAN....SOMUT
3.METİN.............ÖZNEL..... ....DOLAYLI......... .SOMUT
4.METİN.........ÖZNEL......DOĞ RUDAN............... SOMUT
41.sayfa hazırlık soruları
1.dil,dilin doğru kullanılması
2.en önemli öge dildir.çünkü dil olmadan iletişim olmaz
3.alıcının durumuna göre iletişim değiştirilebilir
Sayfa 44
Hazırlık
1. Dili geçmiş zaman eki:Eğer bir olay geçmişte yaşanmış ise ve bizde bu olayı bizzat görmüşsek o olay anlatılırken hikaye geçmiş zamanı kullanırız.
-Miş li geçmiş zaman:Olay yine geçmişte yaşanmışsa ama biz bunu görmemiş başkasından duymuşsak o zaman rivayet geçmiş zaman eki kullanılır.
2.-dönemin zihniyeti
-bireysel zevk ve anlayışlar
-dil ve uslup teknikleri
-anlatıcının bakış açısı
-anlatıcının tavrı
3.Trafikteki şöför için sıkıntı,sokak çocuğu için yalnızlık,çiftçi için sevinç,şair için bir ilham kaynağıdır.
1.etkinlik
İki ifadede doğrudur.İstanbul hem güzel hem de kalabalıktır.
2.etkinlik
Farklılığa dayanan ifadeler vardır.Tartışılabilir.
Biz birde bu metine başlık koyduk.''Hayata bakış açısı''
Sayfa 45
1.1.metin tartışılır.2.metin tartışılmaz.
2.1.metin sanat yapmak amacıyla 2.metin bilgi vermek amacıyla yazılmıştır.
3.Anlatılır.Her yazar kendine doğrularına ve baakış açısına göre metin yazar.
3.etkinlik
Çay konulu öznel anlatım:Senin çayla ilgili düşüncelerin sevip sevmemen gibi..
Çay konulu nesnel anlatım:Çayın tarihçesini yazabilirsin.
4.etkinlikte aynı şekilde öznel analatımda kendi düşüncelerin nesnel anlatımda bilgi vermek (Kapadokya'nın tarihi)
Sayfa 46
1.soru
Senelerden beri leylek görmüyorum.
Geçen gün sokakta gölgeleri mor ve ........................ takırtısıyla durdum.
Senelerden beri hasret kaldığı......................g ülümsemesiyle gerilmişti.
Leylek yaz mevsimini kuşu değil bizzat yazdır.
Kırmızı gagasının takırtısı ,sese dönüşmüş bir sıcak temmuzdur.
2.soru
Sonradan öğrendik ki mısırlılar.................... ..öldürüyorlarmış.
Sayfa 47
6.etkinlik
1.metin :öznel,doğrudan ,soyut
2.metin:nesnel,dolaylı,somut
3.metin:nesnel,dolaylı,somut
4.metin:nesnel,dolaylı,somut
3.etkinlik
Susuz yaşam mümkün değildir.İnsan gıda almadan haftalarca yaşayabilir.,fakat su içmeden birkaç gün yaşamını sürdürebilir.Biyologlar "susuz hayat olmaz" derler. Bu insanın biyolojik yapısının tartışmasız gerçeğidir.Antik çağda doktorlar hastalarını suyla tedavi ederdi. Su en eski güzellik malzemesi ve en iyi doğal ilaçtır. Temizler, canlandırır, zindeleştirir, güzelleştirir. Yani su hayat iksiridir.
İnsan vücudunun %70’i sudan oluşmuştur.İnsan vücudu susuzluğa en fazla 3 gün dayanabilir.Su bize aynı zamanda doğal güzellik verir. Vücudu temizler ve önemli besin maddelerini organlara taşır. Suyun içerdiği mineraller ve eser miktardaki elementler dokular ve kemikler için hayati önemi olan yapı taşlarıdır.
SU İLAÇTIR
• Su, vücudu içten temizler.Saç ,deri,tırnaklar bunların hepsinin sağlıklı ve temiz olması için suya ihtiyacımız vardır.
• Su,çok içildiğinde vücudun atıklardan temizlenmesini sağlar.
• Su, fazla içildiğinde sindirim sistemi ve metabolizma,böbrekler,kalp ve dolaşım görevlerini daha iyi yaparlar.Bu da organlar ve özellikle deri için iyidir.
• Su bize hayati önemi olan maddeleri sağlar.Taşıma aracı olan kan olmasa vücudumuzda hücreler metabolizma işlemini devam ettiremezler. Kan büyüme hücreleri ve organları hayati önemi olan maddelerle besler.Ne kadar fazla su içersek ,kan daha iyi akar ve vücut fonksiyonları daha iyi çalışır.
• Su, doyurur ve diyetlerde çok içilmelidir.
Bu yüzden içme ve kullanma suyu sürekli ve güvenilir bir şekilde temin edilebilmelidir.İnsanların içme,kullanma endüstri ve tarımsal sulama gibi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra su çeşitli nitelik değişimlerine yani kirlenmeye uğramaktadır.Ayrıca kullanılan su tekrar doğaya geri verilmektedir.Bu nedenle içerik ve miktar açısından son derece kısıtlı olan su kaynakları da kirlenmektedir.Kullanılma özellikleri yok olmakta ve olumsuz sonuçlar açığa çıkmaktadır.
Bütün bunların sonucu olarak çevre temizliğine dikkat etmeliyiz.İçme suyu kaynaklarımızın korunması daha uzun süre temiz ve sağlıklı su içmemizi sağlar.Ayrıca depolarda sağlıklı şekilde toplanan sular binalarda hidrofor depolarında bekletilmeden kullanılmalıdır.Hidrofor depoları en az yılda bir defa temizlenip bakımı yapılmalıdır.Şebekede basınç yeterli olduğu için hidrofor depoları kullanılmayıp içinde su bekletilmektedir.Bu bekleyen su şebeke kesintilerinde bina içine verilmektedir. Bu durum sakıncalıdır.Depoda bekleyen suyun belli aralıklarla kullanılması ve suya devirdaim yaptırılması gereklidir.Aksi takdirde hidrofor deposunda uzun süre bekleyen suyun özellikleri değişebilir.Şebekeden sağlıklı bir şekilde gelen suyu temiz ve bakımlı hidrofor depolarında toplayarak kullanmalıyız. Hidrofor depolarının bakımı ve temizliğini KASKİ Genel Müdürlüğüne müracaat edildiği zaman yapılmaktadır.
S.47
1)''bu nednle kuramsal olarak güney yarı küre,kuzzey yarım küreden daha kısa ve daha sıcak yazlar,daha uzun ve daha soğuk kışlar geçirir''
''kuzey yarı küre güneşe yöneldiğinde kuzey yazları ortaya çıkar;kuzey kışlarındaysa güney yarı küre güneşe döner''
2)bütün cümleler olabilir.çünkü yazar öznel bir anlatım yapmış
3)1.metinde soyut kelimeler ve cümleler vardır.
2.metinde somut kelimeler vardır.
4)anlatımı güçlendirir.hayat etmemizi kafamızda o düşünceyi tasarlamamızı sağlar.
5)bence olay metinlerinde kullanılır.
6)metnin konusuna göre kişi anlatımını ona göre hazırlar ona göre düşünceler üretir
S.48 **çme ve Değerlendirme
1.soru : (sırayla).somut,nesnel anlarım,öznel anlatım,dolaylı anlatım ,doğrudan anlatım.
2.soru : (sırayla) y,y
3.soru : E
4.soru : B
5.soru : B
6. Anlatımın öznel veya nesnel dolaylı doğrudan somut veya soyut olması bakımından etkiler
7.soru : Somut Anlatımda,görülen,işitilen duyularla algılanan warlıklardır.
Soyut Anlatımda,5 duyu ile işitilmeyen anlatımlardır..
sayfa 50
1)dilimiz metni daha sadedir çünkü fazla bilmediğimiz kelimeler yoktur
2)dilimiz metni sadedir lisansımız metni ise değildir
3)uzun cümleler onlamı olumsuz etkiler anlam bozukluklarına neden olur okuyucuyu sıkar
4)sanatsal ifadelerde anlatımı zorlaştırmaktadır
2. etkinlik
1)mütünasip-orantılı,uygun-aynı anlamda
2)meftun-gönül vermiş,tutkun-aynı anlamda kullanılmiştır
1.panel,saygı nezaket
2.y,d,y,d,y
3.b
4.C
5.D
6.TARTIŞMADA KURALLAR VARDIR MÜNAKAŞA DA YOKTUR....
7.KONU DIŞINA ÇIKMAMAYA...
8.TARAFSIZLIĞI
Sayfa 23
1.*güncel konular
*göndergesel
2.d,d,y
3.c
4.e
ünite sonu ölçme ve değerlendirme
1.d
2.a
3.c
4.d
5.e
6.b
7.a
8.e
9.d
10.e
11.e
Anlatıma Hazırlık
Sayfa 27
Hazırlık
1.Yarışmalara hazırlık yapmadan katılan bir sporcunun başarılı olup olmayacağını sebepleriyle açıklayınız.
Cevap:Başarılı olma ihtimali düşüktür;çünkü alt yapı olmalı zemin sağlam olmalı.
2.Duygu ve düşüncelerinizi sözlü olarak mı yoksa yazılı olarak mı daha rahat ifade edersiniz?
Cevap:Yazılı kişinin yüzüne söyleyemediğim şeyleri yazarak söyleyebilirim.
3.Duygu ve düşüncelerinizi ifade etmede okuduğunuz kitapların nasıl bir katkısı vardır?
Cevap:Kelime dağarcığımızı geliştirir.
4.’’Bakar kör’’ deyiminden hareketle, bakmak ile görmenin farkını açıklayınız.
Cevap:Bakmak =anlamak , görmek = aydınlatmak.
5.’’Kitap istikbale yollanan mektuptur.’’ Cemil Meriç’e ait bu sözden anladıklarınızı birkaç paragraf halinde yazıp sınıfta okuyunuz.
Cevap: kitap okumak ilk başta faydasız görülür.anlık faydası olmasına rağmen çok belirgin değildir.zaman geçtikçe, insan hayata atladıkça okuduğunun faydasını görmeye başlar.bunu kendiside fark eder.istikbale yol alan mektup derken bu kastedilir.
6.Hangi şair ve yazarların üslubunu beğendiğinizi nedenleriyle söyleyiniz.
Cevap:Reşat Nuri Gün tekin türkçeyi yalın halinde sade şekilde kullanması.
Sayfa 27
1.Etkinlik
’lirik şiir’’ hakkında hazırlık yapmadan bir metin yazınız.
Cevap: Lirik şiir: Toplumun hemen her kesimini ilgilendiren sevinç,coşku veya acı gibi ortak duyguların veya aşk, ayrılık, özlem gibi bireysel duyguların coşkulu bir tarzda işlendiği şiirlere lirik şiir denir.
Bu konunun anlatımında kendinizi başarılı görüp görmediğinizi nedenleriyle söyleyiniz.
Cevap:Evet başarılı gördüm.
Sayfa 28
Sorular
1.’’Hüzünlü dönüş’’ adlı metinde yazar neyi, niçin, nasıl anlatmıştır?
Cevap:Peyami Safa hakkında anlatmıştır
2.Neyi, niçin ve nasıl anlatmak gerektiği üzerinde düşünmeden konuşmanın ve yazmanın tutarlı olup olmayacağını nedenleriyle belirtiniz.
Cevap:Anlatımın kanıtlayıcı yönü olması.
3.Yazar, metni hazırlarken hangi kaynaklara başvurmuştur?
Cevap:Peyami Safa hakkında bilgi bulunan kitaplardan ansiklopedilerden faydalanmıştır.
4.Kaynak gösterilmesi metni hangi yönlerden etkilemiştir?
Cevap:Kanıtlayıcı yönüyle.
5.Alıntı yapılan kaynakların ne şekilde verildiğini çeşitli kapıları inceleyerek söyleyiniz.
Cevapipnot şeklinde.
Sayfa 29
Sorular
1.metinde hangi konu üzerinde durulmuştur?
Kaynak: Bydigi Forum 10. Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitabı Cevapları - Bydigi Forum
Cevap:istanbulun güzelliklerinden bahsedilmiştir.
2.yazarların konuya bakış açılarının aynı olup olmadığını açıklayınız.
Cevap:her yazarın bakış açısı farklıdır. Örneğin bir yazar bir konuya ön yargılı yaklaşır farklı bir yazar ise o konuya farklı yaklaşır.
3.kültür birikiminin,deneyimin ve çevrenin anlatıma nasıl bir etkisi olduğunu açıklayınız.
Cevap:çok etkisi vardır.
Sayfa 30
2.etkinlik
“gece ve “beş şehir” metinlerinde bütünlüğü sağlayan öğeleri bulunuz. Bu öğelerin anlamlı bir birlik sağlayacak şekilde bir araya getirilip getirilmediğini açıklayınız.
Cevap:anlamlı bir birlik sağlamazlar her yazının kendi teması ve ifade biçimi vardır.
Sayfa30
Sorular
1.”gençliğe hitabe”metninin hedef kitlesini ve yazılış amacını belirleyiniz
cevap:Türk gençlerine yazılmıştır.vatana sahip çıkmaları için
2.hedef kitlesinin ve yazılış amacının metnin anlatımını nasıl etkilediğini açıklayınız
cevap:hedef kitlesinin belli olması o kişiye karşı hitapta bulunması açısından önemlidir.
3.metinden Atatürk’ün tecrübelerini gösteren cümleleri bulunuz.
Cevap:seni,bu hazineden ,mahrum etmek isteyecek,dahi ve harici,bedhahların olacak.
4.bu metin sizde nasıl bir duygu uyandırdı?
Cevap:Atatürk’ün bize çalışmamız gerektiğini ve çalışmamı istediğini uyandırdı.
Sayfa31
Sorular
1.metinden kişisel gözlemlerin anlatıma yansıtıldığı cümleleri gösteriniz.
Cevap:ben farkına varmıyorum,adanın tepesine doğru gittiklerini görürdüm,içim cız ederdi.
2.metinden hareketle anlatımda gözlemin önemini belirtiniz
cevap:gözlem olduğu zaman kanıtlayıcı olmuş olur.
Sayfa31
4.etkinlik
hangi metin ve konuşmalarda gözleme ihtiyaç duyulur.açıklayınız
cevap:her yazıda ihtiyaç duyulur(makale,gezi yazısı,deneme vb.)
sayfa 32
7.etkinlik
yine yalnızım bu sokaklarda gidiyorum bilmeden nereye gittiğimi korkuyorum bana bakan o karanlık sokaklardan sanki üstüme üstüme geliyor sokaklar.
O eski korkunç günlerden biriydi yine rüzgar ve yağmur bütün sinirini çıkarırcasına nereye denk gelirse vuruyordu. Güneş eski güneş değildi.bulutlar,onun güzelliğini kıskanır gibi üzerini örtmüşlerdi.kazalar,çığlıklar, hasarlar hepsi bir aradaydı insanlar bu felaketin bitmesini çaresizlikle beklediler.
32. sayfadaki metinler
SONSUZLUK BU MU?
Sokaktayım,kalabalık bir sokak arasında
Koşuyorum,etrafıma bakmadan koşuyorum
Yolumun ufukla kesişen noktasında
Sanki beni çağıran bir uçurum görüyorum
33. Sayfa 12.Etkinlik
Bu metinelrde bireysel zevk ve anlayışın etkisi büyüktür..yani bireysel zevk ve anlayış yazarın eserine yansır..Çünkü Beş şehir ve Gece metinlerinde İstanbul anlatılıyor..Fakat ikiside aynı değildir..Biiri tarihi olarak bakıyor biri akşamki güzelliğini eserinde yansıtıyor...Sonuç olarak:zevkler farklı olduğundan aynı konu hakkındaki eserlerde farklı olur..
S.34 hazırlık soruları
1.Sevgi,aşk,özlem ,kıskançlık vb.
3.Sana kalmış.
4.Vatan millet aşkıyla yazılmış.Ayrıca şehitlere duyulan saygıve sevgi duygularıylada yazılmıştır.
5.İnsanların mutluluğa ihtiyaç duyduğu,özgür olmadan mutlu olunmayacağını ve mutluluğu paylaşmak deyimine deyinmiştir.
2. Çalışkanlık ve özgüven
Bütün insanlar yaşamlarını kontrol altında tutabilmek isteğindedirler. Herkes daha başarılı olabileceği bir noktaya giden yolda bir yol haritasına gereksinim duyar. Yani plan ve programa. İşte bu noktada karşımıza iki önemli yapısal özellik çıkar; Özgüven ve bir işi başarma azmi yani çalışkanlık. Gelgelim, hepimiz bizi şekillendiren alışkanlıkların ve değerlerin ürünleriyiz. Biz ne denli başarma azmi ve özgüvenle donatılmış olsak da çocukluktan başlayagelen alışkanlıklarımız, çevrenin, ailenin, kültürel yapının etkileme gücü ile bizde varolanı törpüleyip bilinci değil de bilinçaltını güçlendirebiliyor.
Kaynak: Bydigi Forum 10. Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitabı Cevapları - Bydigi Forum
Adam çalışkan, çalışkanlığı ile de bugün Türkiye'de futbol gündeminin bir numaralı çalıştırıcısı. Bilerek veya bilmeyerek, bir insan için çalışkanlığın en büyük değerlerden biri olduğunun ayırdında. Ayrıca insanlık tarihine baktığımız zaman bütün büyük işleri çok çalışkan ve azimli insanların başardığı da ortada. İster büyük kuruluşlara, bütün büyük takımlara, büyük insanlara yakından bakın, onların ortak özelliğinin azim ve iş disiplini olduğunu görürsünüz. Kıtaları birleştiren köprülerden tutun da, insanın evreni keşfetmek için yaptığı uzay yolculuklarına kadar bütün insan eylemlerinin esrarlı bir yanı yoktur. Bunların hepsi, uzun süre planlı, programlı ve iş ahlakına dayalı çalışmaların eseridir.
Söz konusu iş ahlakı olduğunda bir teknik direktör için taviz asla yoktur. Belki başarı için başka alternatifler de vardır ama bunların hiçbiri çalışkanlık kadar değerli ve sonuç alıcı değildir. Diğer yolları seçmek, kolay yoldan başarı elde etmek, kestirmeden zengin oluvermek anl***** gelir ki bu tür kazanımlar asla kalıcı ve uzun ömürlü olamaz.
İmparatorumuz çalışkanlık gibi başarının en önemli unsuruna sahip olduğu halde bazen yaşama doğru yerden başlamamanın sıkıntısını yaşıyor. Bu durumu yerel maçlarda fazla sıkıntı yaratmıyor çünkü takımı ile diğerleri arasında büyük farklar var. Ancak uluslararası maçlarda bilinçaltı devreye girerek belki de istemediği halde birtakım mazeretlerden medet umar duruma geliyor. Kazandığı prestijin yara almaması için bir anda "Onların 18 yabancısı var benim ise kaybedecek birşeyim yok" deyiveriyor. Bu belki de bir dil sürçmesi ama biz dil sürçmelerinin biliçaltındaki gerçekleri dışa vurma yöntemi olduğunu biliyoruz.
Koşullar ne olursa olsun bir teknik direktör insanı yetkinleştirenin iş yani emek olduğu gerçeğini hiçbir zaman elden bırakmamalı. Ancak çalışma ile elde edilen kazanımları üst düzeyde üretime dönüştürmenin bir yolu da motivasyondur. Bir ekip birtakım mazeretlere sığınılarak motive edilemez. Böyle anlarda teknik direktörün görevi oyuncularının kapasitelerini sınırlamak değil onların içindeki potansiyeli açığa çıkarmaktır. Yani insanlara yapabileceklerini düşünmedikleri şeyleri yaptırabilmek. Bunun için de bugüne kadar elde edilen kazanımlarla yetinmeden yaşamda olumlu değişikliklerle birlikte yeni ufuklara yönelmek gerekiyor. Olumlu insan yeni hedeflere ve değişime bir fırsat olarak bakar. İyi bir hoca zamanın çoğunu eylemle, azını ise şikayetle geçirir. Şikayet edilen zaman ise, başka bir şey için kullanılabilecek enerjinin ziyan edilmesidir.
Sayfa 35
Sorular
1.hikayenin konusu nedir?
Cevap:hayattan bezmiş bir postacının işini yapmasıdır.
2.”Ömer-i tehi” hikayesinde hakim olan duygu nedir?
Cevap:yalnızlık
3. ”Ömer-i tehi” hikayesinde verilmek istenen duygu ve düşünceler hangi kişi,yer,zaman ve bağlamla sınırlandırılıp somutlaştırılmıştır?
Cevap:yer=sokaktır.zaman=sabah vakitleridir.kişi=ömerdir.bağl am=ömerin isyanı
Sayfa36
1.etkinlik
1.şiirlerin temasını bulunuz.
Cevap:yalnızlık
2. ”Ömer-i tehi” hikayesi ile bu şiirleri tema bakımından karşılaştırınız
cevap: . ”Ömer-i tehi” hikayesinde de yalnızlıktan söz ediliyor fakat o düz yazı şeklinde yazılmıştır.
3.özgürlük,yaşama sevinci,ölüm,hoşgörü vb duygular tüm insanlarda ortak olmasına rağmen bunların ifade ediliş biçimleri farklıdır.buna göre metinlerdeki duyguların dile getiriliş yönünden karşılaştırınız.
Cevap:herkezin düşünceleri farklıdır. Her birinin yaşadıkları dönem farklıdır.
5.şiirde hangi duyulardan yararlanılmıştır.
Cevap:dokunma,işitme görme gibi duyulardan yararlanmıştır.
Sayfa 37
4.etkinlik
BAKIŞLAR
Yine benden yüksek bir not almıştı sınavda.Ne kadar çalışırsam çalışıyım bir türlü geçemiyordum onu.Artık bu durumdan iyice sıkılmaya başlamıştım.Ve bir karar aldım diğer sınavda onu kesinlikle geçecektim.
Sınav oldukça zordu.Yaptığım cevapları toplasak beş puan etmezdi ama ben yine de geçecektim onu.Sınav sonrası öğretmenle beraber öğretmenler odasına gittim.Biri sorarsa niye geldiğimi tebeşir almaya geldim diyecektim.Ama hiçbir şey olmadı sınav kağıtlarının nereye konulduğunu gördüm ve birkaç tebeşir alıp çıktım.Öğlen öğretmenler odası boşalınca hemen içeri girdim ve sınav kağıtlarını çıkardım.Ve planım isimlerimizi değiştirmekti... Öyle de yaptım ve çıktım odadan.Şimdi sıra sınav sonuçları okunduğu gün onun suratını görmekti.
Ama öyle olmadı...O gün arka sıramı terk edip en öne oturdum öğretmenin 'aferin!' diyişini daha yakından duyabilmek için.Ve yazılılar okunuyordu.'ali dört ! aferin!' , 'Aslı beş , aferin Aslı! '....' Ezgi sıfır ! umarım bir dahakine çalışma sitilini değiştirirsin' . Dünya başıma yıkıldı öyle utandım ki ama öğretmenin durumu anladığından değil bakışlarından utandım.Bir daha da kıskanmadım kimseyi,ne zaman aklımdan öle bir şey geçse hemen öğretmenin bakışları geldi gözümün önüne...
Anlatımda sınırlandırma
1.”sanat,psikolojik roman,eylül,edebiyat,roman”kav ramlarını genelden özele doğru sıralayınız.
Cevap:Eylül-psikolojik roman-roman-edebiyat-sanat
2.televizyonlarımıza ulaşan görüntülerin kalitesinde ileti,verici ve alıcının özellikleri ne kadar önemlidir?
Cevap:anlamak ve anlatmakla biter her şey
3.konu ve tür serbest bırakıldığında öğrencilerin çoğunun yazı yazarken zorlanmasının sebebi ne olabilir?
Cevap:öğrenciler zorlanır çünkü konu geneldir.örneğin sanat dense öğrenci sanatı hangi konudan ele alsın mimari mi? Edebiyat mı? Müzik mi?
4.yazılara başlık konulmasının sebebi nedir?
Cevap: başlık yazının özetidir.
5.bir denizi bardağa döksen denizin alacağı yine bardak kadardır. Sözünden ne anlıyorsunuz.
Cevap: kapasite ne ise odur.
6.futbol sahasında çizgiler olmasaydı ne olurdu?
Cevap:belli kurallar olmazdı.
sayfa 39'daki 2.metinin soruları
1. Soru: İyilik, uygun bir başlık olur.
2. Soru: İyilik teması başlık dışında yaşlı kadının genç doktoru misafir etmesi ve trenden inecek yolcuları beklemesiyle somutlaştırılmıştır.
3. Soru: Soyut olan temayı olay, kişiler, zaman ve anlatılan konu ile somutlaştırırız.
SAYFA 40 **ÇME DEĞERLENDİRME:
1).........davranışlar ve sözler.........
2)D-Y
3)E
SAYFA 41 **çme değerlendirme
1)etkili bir iletişim için dil gerekir.
2)en önemli öge dildir.cünkü dil olmassa ileişim sağlanmaz.
SAYFA 41
Hazırlık
1.etkili bir iletişimin gerçekleşmesi için neler gereklidir?
Cevap: dil,dilin doğru kullanılması
2.sizce iletişimde en önemli öğe hangisidir?
Cevap: en önemli öğe dildir.çünkü dil olmadan iletişim olmaz
3.anlatımda üslubunuzu amacınıza ve muhatabınıza göre değiştirir misiniz?
Cevap: Alıcının durumuna göre değiştirilir.Bunun nedeni ise anlatımı daha etkili kılmak ve karsınızdakilerin sizi daha iyi anlamasıdır.
SAYFA 43 2.etkinlik
gönderici.....yazar....şair... .yok
ileti......?...........her şey sennde gizli diyor.....ruh ve beden arasındaki ilişki
kanal...yazı ile.....şair.....yazı
alıcı.....biz(okuyucular)..... okuyucular....okuyuc ular
sayfa 43 ölçme değerlendirme
1)Gönderici,alıcı,kanal,ileti ve şifre gibi iletişim ögeleri rol ve işleve göre şekillenir.
2)D--Y--Y
3)Doğrudan etkiler.Örn:bilgi vermek isteniyorsa önceden araştırma yapılır.Duygu vermek istiyorsa şiir yazar.
SAYFA 47. 6.etkinlik
1.METİN(HİKAYE)......ÖZNEL...D OĞRUDAN...SOMUT
2.METİN(ŞİİR)..........NESNEL. ...DOĞRUDAN....SOMUT
3.METİN.............ÖZNEL..... ....DOLAYLI......... .SOMUT
4.METİN.........ÖZNEL......DOĞ RUDAN............... SOMUT
41.sayfa hazırlık soruları
1.dil,dilin doğru kullanılması
2.en önemli öge dildir.çünkü dil olmadan iletişim olmaz
3.alıcının durumuna göre iletişim değiştirilebilir
Sayfa 44
Hazırlık
1. Dili geçmiş zaman eki:Eğer bir olay geçmişte yaşanmış ise ve bizde bu olayı bizzat görmüşsek o olay anlatılırken hikaye geçmiş zamanı kullanırız.
-Miş li geçmiş zaman:Olay yine geçmişte yaşanmışsa ama biz bunu görmemiş başkasından duymuşsak o zaman rivayet geçmiş zaman eki kullanılır.
2.-dönemin zihniyeti
-bireysel zevk ve anlayışlar
-dil ve uslup teknikleri
-anlatıcının bakış açısı
-anlatıcının tavrı
3.Trafikteki şöför için sıkıntı,sokak çocuğu için yalnızlık,çiftçi için sevinç,şair için bir ilham kaynağıdır.
1.etkinlik
İki ifadede doğrudur.İstanbul hem güzel hem de kalabalıktır.
2.etkinlik
Farklılığa dayanan ifadeler vardır.Tartışılabilir.
Biz birde bu metine başlık koyduk.''Hayata bakış açısı''
Sayfa 45
1.1.metin tartışılır.2.metin tartışılmaz.
2.1.metin sanat yapmak amacıyla 2.metin bilgi vermek amacıyla yazılmıştır.
3.Anlatılır.Her yazar kendine doğrularına ve baakış açısına göre metin yazar.
3.etkinlik
Çay konulu öznel anlatım:Senin çayla ilgili düşüncelerin sevip sevmemen gibi..
Çay konulu nesnel anlatım:Çayın tarihçesini yazabilirsin.
4.etkinlikte aynı şekilde öznel analatımda kendi düşüncelerin nesnel anlatımda bilgi vermek (Kapadokya'nın tarihi)
Sayfa 46
1.soru
Senelerden beri leylek görmüyorum.
Geçen gün sokakta gölgeleri mor ve ........................ takırtısıyla durdum.
Senelerden beri hasret kaldığı......................g ülümsemesiyle gerilmişti.
Leylek yaz mevsimini kuşu değil bizzat yazdır.
Kırmızı gagasının takırtısı ,sese dönüşmüş bir sıcak temmuzdur.
2.soru
Sonradan öğrendik ki mısırlılar.................... ..öldürüyorlarmış.
Sayfa 47
6.etkinlik
1.metin :öznel,doğrudan ,soyut
2.metin:nesnel,dolaylı,somut
3.metin:nesnel,dolaylı,somut
4.metin:nesnel,dolaylı,somut
3.etkinlik
Susuz yaşam mümkün değildir.İnsan gıda almadan haftalarca yaşayabilir.,fakat su içmeden birkaç gün yaşamını sürdürebilir.Biyologlar "susuz hayat olmaz" derler. Bu insanın biyolojik yapısının tartışmasız gerçeğidir.Antik çağda doktorlar hastalarını suyla tedavi ederdi. Su en eski güzellik malzemesi ve en iyi doğal ilaçtır. Temizler, canlandırır, zindeleştirir, güzelleştirir. Yani su hayat iksiridir.
İnsan vücudunun %70’i sudan oluşmuştur.İnsan vücudu susuzluğa en fazla 3 gün dayanabilir.Su bize aynı zamanda doğal güzellik verir. Vücudu temizler ve önemli besin maddelerini organlara taşır. Suyun içerdiği mineraller ve eser miktardaki elementler dokular ve kemikler için hayati önemi olan yapı taşlarıdır.
SU İLAÇTIR
• Su, vücudu içten temizler.Saç ,deri,tırnaklar bunların hepsinin sağlıklı ve temiz olması için suya ihtiyacımız vardır.
• Su,çok içildiğinde vücudun atıklardan temizlenmesini sağlar.
• Su, fazla içildiğinde sindirim sistemi ve metabolizma,böbrekler,kalp ve dolaşım görevlerini daha iyi yaparlar.Bu da organlar ve özellikle deri için iyidir.
• Su bize hayati önemi olan maddeleri sağlar.Taşıma aracı olan kan olmasa vücudumuzda hücreler metabolizma işlemini devam ettiremezler. Kan büyüme hücreleri ve organları hayati önemi olan maddelerle besler.Ne kadar fazla su içersek ,kan daha iyi akar ve vücut fonksiyonları daha iyi çalışır.
• Su, doyurur ve diyetlerde çok içilmelidir.
Bu yüzden içme ve kullanma suyu sürekli ve güvenilir bir şekilde temin edilebilmelidir.İnsanların içme,kullanma endüstri ve tarımsal sulama gibi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra su çeşitli nitelik değişimlerine yani kirlenmeye uğramaktadır.Ayrıca kullanılan su tekrar doğaya geri verilmektedir.Bu nedenle içerik ve miktar açısından son derece kısıtlı olan su kaynakları da kirlenmektedir.Kullanılma özellikleri yok olmakta ve olumsuz sonuçlar açığa çıkmaktadır.
Bütün bunların sonucu olarak çevre temizliğine dikkat etmeliyiz.İçme suyu kaynaklarımızın korunması daha uzun süre temiz ve sağlıklı su içmemizi sağlar.Ayrıca depolarda sağlıklı şekilde toplanan sular binalarda hidrofor depolarında bekletilmeden kullanılmalıdır.Hidrofor depoları en az yılda bir defa temizlenip bakımı yapılmalıdır.Şebekede basınç yeterli olduğu için hidrofor depoları kullanılmayıp içinde su bekletilmektedir.Bu bekleyen su şebeke kesintilerinde bina içine verilmektedir. Bu durum sakıncalıdır.Depoda bekleyen suyun belli aralıklarla kullanılması ve suya devirdaim yaptırılması gereklidir.Aksi takdirde hidrofor deposunda uzun süre bekleyen suyun özellikleri değişebilir.Şebekeden sağlıklı bir şekilde gelen suyu temiz ve bakımlı hidrofor depolarında toplayarak kullanmalıyız. Hidrofor depolarının bakımı ve temizliğini KASKİ Genel Müdürlüğüne müracaat edildiği zaman yapılmaktadır.
S.47
1)''bu nednle kuramsal olarak güney yarı küre,kuzzey yarım küreden daha kısa ve daha sıcak yazlar,daha uzun ve daha soğuk kışlar geçirir''
''kuzey yarı küre güneşe yöneldiğinde kuzey yazları ortaya çıkar;kuzey kışlarındaysa güney yarı küre güneşe döner''
2)bütün cümleler olabilir.çünkü yazar öznel bir anlatım yapmış
3)1.metinde soyut kelimeler ve cümleler vardır.
2.metinde somut kelimeler vardır.
4)anlatımı güçlendirir.hayat etmemizi kafamızda o düşünceyi tasarlamamızı sağlar.
5)bence olay metinlerinde kullanılır.
6)metnin konusuna göre kişi anlatımını ona göre hazırlar ona göre düşünceler üretir
S.48 **çme ve Değerlendirme
1.soru : (sırayla).somut,nesnel anlarım,öznel anlatım,dolaylı anlatım ,doğrudan anlatım.
2.soru : (sırayla) y,y
3.soru : E
4.soru : B
5.soru : B
6. Anlatımın öznel veya nesnel dolaylı doğrudan somut veya soyut olması bakımından etkiler
7.soru : Somut Anlatımda,görülen,işitilen duyularla algılanan warlıklardır.
Soyut Anlatımda,5 duyu ile işitilmeyen anlatımlardır..
sayfa 50
1)dilimiz metni daha sadedir çünkü fazla bilmediğimiz kelimeler yoktur
2)dilimiz metni sadedir lisansımız metni ise değildir
3)uzun cümleler onlamı olumsuz etkiler anlam bozukluklarına neden olur okuyucuyu sıkar
4)sanatsal ifadelerde anlatımı zorlaştırmaktadır
2. etkinlik
1)mütünasip-orantılı,uygun-aynı anlamda
2)meftun-gönül vermiş,tutkun-aynı anlamda kullanılmiştır