| Yaygın Forum|
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri..

Sayfaya git : Önceki  1, 2, 3  Sonraki

Aşağa gitmek  Mesaj [2 sayfadaki 3 sayfası]

1Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:09 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Konunun ilk mesajı :

Af Akşamı

Af buyruğuyla açılmıştı hapishane kapısı
Taşıyordu koca burunlar tıraşlı enseler kara çeneler
Dizleri eğri omuzları çarpılmış sırtlar çıkık dökülüyordu
Vakitlere kapanmış büyük karanlıklardan
Taşıyordu vay dökülüyordu vay
Yırtık pis bitli çirkin
Sokağı dolduruyordu terli can uğultusu

Geçiriyordu avucunu şaşkınlıkla saçından saçından
9 yıl yatmış

Kolunda anası kucağında yavrusu
Doldurmuştu kapının önünü kalabalık
Kimi ta dağ köylerinden koşmuş
Kimi ta denizlerden
Bir özlem sarmış bağrı ölümden yüce
Sevgiyle arıyorlar parçalarını
Heybelerinde ekmek destilerinde su

Bir türlü inanamıyordu sokaklara sokaklara
20 yıl yatmış

Gönüllere sığmaz olmuş kavuşmak duygusu
Öyle sarılır ki geçmişe
Erir göğsü göğsünde tutuklunun
Pişmanlık kavaklar tarlalar davarlar için
Pişmanlık gemilere düğünlere ırmaklara
Pişmanlık beşiklerden kağnılardan sessiz
Yerce gökçe değil insan dolusu

Çılgınca kucaklıyordu hepimizi hepimizi
5 buçuk yıl yatmış

Taşar içerde kalanların sorusu
Çubuk demirler arkasından maviliğe
Hem esenliğe ermiş hem yaşlı yelcek
Bir yurt türküsü yeniler karanlığı
Zaman yeğnik değildir yeğniktir
Dön de gör ***** belleyecek
Boş koğuşlar kurmuş pusu

Sönük gözü aydınlıkla büyüyordu büyüyordu
8 yıl yatmış

Çıkınlarda gecenin binlerce gecenin uyunmamış uykusu
Bir yorgunluk çökünce yürünmüş yeryüzünden
Kalabalıkta dağılır birer ikişer özgür
Doğuya batıya kuzeye güneye özgür
Yüreklerinde bir çığ
Yaşamak sevinci vay
Yaşamak korkusu

İnmeli yani sıçrıyordu havaya havaya
17 yıl yatmış

Fazıl Hüsnü Dağlarca


26Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:17 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dayak

İster misin ellerimizi birleştirelim,
Sen iki vur, ben iki daha,
Çalmış mı,
Emmiş mi alın terini ulusunun,
Sen dört vur, ben dört daha.

Gemi seçmeye mi gitmiş 20 kişi, çay bulmaya mı yollanmış
30 kişi,
Dışbakan olmuş da yüzde mi almış.
- Saçı bitmedik çocuklarım aç iken ker*** köylerde,
Bebek kızlarım gecelerce aklığını satarken-
Sen yedi vur, ben yedi daha.

Ha, ister misin ellerimizi birleştirelim,
Değeri 8 iken, 208'e mi vermiş bir tabak fasulyayı,
Dilekçeni görür görmez deve boynunu sallamış, 500 mü
koparmış senden,
Saylav seçilmiş de geleceğine yatırım mı yapmış,
devrimi çiğneyerek,
Sen dokuz vur, ben dokuz daha.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

27Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:17 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Deniz Feneri

Uzanmış koca burun açık denize doğru,
Lacivert ve gri gecenin değerinde.
Karanlıkla başlar bir dünya sevgisi,
Deniz feneri parlar,
Talihe aldırmadan kayalar üzerinde.

Bulutlar birleşir alaca düzlüklerde,
Çöker uzak limanlardan bir sis.
Bir sıkıntı başlar karanlığında kaderin,
Bildirir, yanınca yanınca,
Ömrün neresindesiniz, aşkın neresindesiniz?

Yüreğin mi daralıyor, yıldız ışığında,
Bırak anılar gitsin biraz daha geri.
Ruhu götürmeden vakit yürüyebilir,
Düşün nasıl durmuş sabırla yüzlerce yıl,
Hep bu benekte bu deniz feneri.

Bak deniz savaşlarına, yaşlı korsanlara,
Uçan dalgalara, uyuyan rüzgara bakmış,
Bir tek göz kadar kara ve mavi,
Enginle boş,
Kısmetsiz balıkçılara bakmış.

Saçlarında tuz kokan, ölü kokan bir serinlik,
Yüzünde bir fırtına tadı.
Durursun yorgun, umutsuz,
Birden bir daha yanıp söner, sevinçle titrersin,
Bir şey, belki de yaşaman uzadı.

Yaslıdır dulların ölçülmez özleminde,
Güçlüdür kocaman geceleri taşır.
****dir, konuşmaz, uyumaz,
Sonrasızlığın iyiliğini bekler, kötü günlerden,
Akıllıdır.

Sarhoş gemilerimiz sallanır sallanır,
Gömülmüş kasırgaların uykusuyla belli,
Kayalar mezarlara benzer enginlerden,
Duyulur sudan göğe kadar,
"**üsü kandilli."

Vakit yok olur, zamandan boşalır varlık,
Düşmez burçlardan haber.
Bir uğursuzlukla ağır ve yorgun,
Bütün insanlar bitti sanırsınız,
Deniz feneri gülümser.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

28Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:17 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Destan Önü

İşte zamanın karanlığı, gece gibi,
Geçer bir gölge komadan.
İşte Tanrı nefesli sahiller,
İşte Bizans kopmuş Romadan.
Sakalları uzamış keşişler sırtında,
Bahar halinde bir yük:
Sur örülmüş kıyılarda yokluğa taraf,
Taşlarla, kıskançlıkla ağır ve büyük.

Eski İstanbul, ruh kadar eski,
İnsan daha fazla eskiyemez ki.

Bir boşluk ki göller tadında uzun,
Ya hiçe uzanmış vaktimiz, ya hepe.
Yedi meçhul üstüne açılmış,
Yedi tepe.
Haliç, dünya öküzünün boynuzu, hiç kımıldamaz,
Kımıldar bir kapalı su.
Geçer, asırlar gövdesine, aydınlık,
Uyumayanların uykusu.

Eski İstanbul, hatıralardan eski,
Göresin usul usul gez ki.

Tarumar olmuş,
Daradan, Sardanapaldan anlar.
Gemilerle, kervanlarla dolmuş, çırılçıplak,
Aşkı kaybedenler, bulanlar.
Devir devir kapılarında durmuş,
Nesilleri Asyanın, bu bakış ahu diye.
Sormuş sıcak rüyasını,
Peygamberin orduları, Hu, diye.

Eski İstanbul, eski,
Geçmiş günleri kimse söyletemez ki.

Saz nameleri gelir, din uğruna çarmıha gerileceklerden,
Belki çarmıhsınız, belki sazsınız.
**ümlerden hangisi gerçek,
Anlıyamazsınız.
Farkedilmez Doğu ve Batı.
Hayaller dolusu cenaze, düşüncelerden.
Ayaklarınızın, ayaklarınızın,
Ayrılışı yerden.

Eski İstanbul, yakın ve eski
Öyle bir ses ki.

Can ile ten susamış, susamış,
Geçmiş de nice güzeller aradan.
Osmanlı padişahı Sultan Mehmet,
Bir seher, kadırgalarını yürütmüş karadan.
Aşk ile dizdiği topları bir bir dizmiş.
Çevirmiş hülyanın her yanını.
Lale gibi vermiş, bir akşam güneşinde,
Yiğit yeniçeri canını.

Eski İstanbul, çok eski,
Rüzgar, şahadete varasın, es ki.

Dil farkı, din farkı iyice azalmış o demlerde,
Bir sis ki bahçeleri, yüzü, cihanı kaplar.
Tekrar güne çıkmış, tekrar hayata, mahzenlerden,
Nur ve hayal ölmüş ellerin yazdığı kitaplar.
Yürümüş yürümüş hilalleri Türklerin,
Allahın havalarına, yalnız ve tek.
Serdengeçtilerle, akıncılarla
Buradan başlamış dünyayı sevmek.

Eski İstanbul, hem rahat, hem eski,
Yaşaması öyle tez ki.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

29Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:18 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dışardan Gazel

Siz Ali Bey, Veli Beyefendi busunuz,
Gelecekler önünde suçlusunuz.

Yöneteceksiniz de ulaşacak ha,
Çağdaş Uygarlığa ulusunuz.

Ön karanlık, art karanlık, Sağ karanlık, sol karanlık
Kara toprak içine mi gömülüyoruz.

Bir ülke, yarısı çırılçıplak,
Yarısının yediği ekmek tuz.

Uyur itleri, inekleri, ayıları,
Bütün aydınları uykusuz.

Milyonu trahom toplumun, milyonu sıtma,
Milyonu verem, bilmiyor muyuz?

Ne olmuşuz, ne yapmışlar bize,
Nasıl bağlanmış elimiz, kolumuz.

Böyle giderse biline hep.
Mustafa Kemal'le bile yokuz.

De, yüreğin nice yanarsa yansın,
Efendilerin yüreği buz.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

30Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:18 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dolu Sokak

Ne korkuyorsun
Uyanıp geceleri
**üm yaşayacağını yokedebilir
Yaşadığını değil

Fazıl Hüsnü Dağlarca

----

Dosdoğru

İki kişi birbirini aldatır
Köy olur oraları
Uluslar yalan söyler birbirine
Ülkelerde dolar yeryüzümüz

Fazıl Hüsnü Dağlarca

31Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:18 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dönüş

Askerler dönüyor ihtiyar askerler,
Sulhun mavi dağlarından.
Kalbimize ne kadar aşina
Adımlarında kalan.

Türküler dönüyor nurdan türküler
Kağnı arabalarından söylenmişti.
Karşı bahçeler ki ayna mıdır
Nasibi devreder şimdi.

Kuşlar dönüyor sadık kuşlar,
Bahar için değil, saçaklarımız için.
Dönen mesafesiyle var oluruz
Mevsimler arkası güzelliğin.

Gemiler dönüyor garip ve zengin.
Garip ve sonsuz sular üzerinde.
Gemilerle beraber gelen şey
Aydınlıklar gibi yüzer, derinde.

Ve bunlar değil de ey gecem,
Sen dönüyorsun ellerime, sen.
Aşka ve hayata dönüyorum
Toprağın bütün ölülerinden

Fazıl Hüsnü Dağlarca

32Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:18 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dört Yapraklı Çiçek

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Oynamamız bundandır.
Kara toprakla binlerce yıl.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Bundandır sevmemiz
kiraz ağaçlarını.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Kardeşliğimiz bundandır
Mavi sularla binlerce yıl.

Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse
Bundandır inanmamamız
Kocaman bombalara.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

33Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:19 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Dünyaca

Burda, Hindistan'da, Afrika'da,
Her şey birbirine benzemektedir.
Burda, Hindistan'da, Afrika'da,
Buğdaya karşı sevgi aynı,
**üm önünde düşünce bir.

Nece konuşursa konuşsun,
Anlaşılır gözlerinden dediği.
Nece konuşursa konuşsun,
Benim duyduğum rüzgarlardır,
Dinlediği.

Biz insanlar ayrı ayrı kalmışız,
Bölmüş saadetimizi çizgisi yurtların;
Biz insanlar ayrı ayrı kalmışız,
Gökte kuşların kardeşliği,
Yerde kurtların.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

34Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:19 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Geceye Karşı Müdafaa

Bu adam ölmüştür ama,
Düşmedi toprağa henüz vakit.
Hayatını devrettik ağaçlara
Kalbi kimlere ait.

Bu adam ölmüştür ama,
Başucundan ayrılamadık.
Sonsuz kederinde gecelerimizin
Nedendir hala bu beyazlık.

Bu adam ölmüştür ama,
Henüz durmadı nehir.
Ve nasibi muhteşem kuşlar gibi
Onu götürebilir.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

35Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:19 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Geçen Şey

Kocaman yıldızlar altında ufacık dünyamız,
Ve minnacık bir ``hane'':
Kokar kır çiçekleri gün ağarmadan,
Anısız, uykusuz,
Kokar nane.

Ta öncelerden beri mestolmuş herkes,
Bir bakıma her şey ``mestane''.
Hayal edilir nazlı yar yönlerden,
Aşk ile kuşlar süzülür,
Değişir gökler şahane.

Farkında değil gönül,
Sanki hepten divane;
İçimizden, dışımızdan
Geçer vakit
Zalim, zalimane !

Fazıl Hüsnü Dağlarca

36Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:19 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Geri Verilen

Peki alınız sizin
Daha istemiyorum
Bu el bu ayak
Bu duyu bu düşünce
Sizin
Daha istemiyorum

Dallarda göklerde sularda
Açılarım bir denklemle uykusuz
Belki anlarlar beni
Sevindirirler umdururlar ama
Sizin
Daha istemiyorum

Ta çocukluğumdan beri
Yanım sıra yürüyen
Sevince acıkınca
Konuşunca yazınca duyduğum şey
Sizin
Daha istemiyorum

Gece koyu karanlıklar büyür
Alır tasalarımı yollarda
Alır güzelliğimi dağlardan
Peki sizin bu doldurduğum boşluk
Sizin
daha istemiyorum

Hepsi taş toprak orman deniz
Işıksızlığını yaşadığım varlık
Yokluğunda ağrıdığım ölüler
Hepsi hepsi
Sizin
Daha istemiyorum

Fazıl Hüsnü Dağlarca

37Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:20 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Göre

Bana göre dağ
Yalnızdır
Uykusuzumdur
Dağa göre ben

Ben
Dağa
Göre
****yim

Dağ
Bana
Göre


Dağa göre ben
Uzanamam
Ulaşamaz
Dağ bana göre

Fazıl Hüsnü Dağlarca

38Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:20 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Hayvanların Padişahı Gecedir

Hayvanların padişahı gecedir,
Simsiyah tüylü gece.
Dişi bir hayvan gibi bana cesaret verir,
Yarimi düşündükçe.

Yol açar, muhteşem efsanelere,
Rüya içinde kan,
Vahşi hatıralar hücum eder,
Çırılçıplak, dağlarından.

Doldurmuşuz, kurtlar, kuşlar,
Bir muhabbet deminde, sazlığı,
Aşk ve lezzet üzre parlıyor.
Dişlerimin beyazlığı

Fazıl Hüsnü Dağlarca

39Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:20 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

İnönüler

Savunan yurt

Susamış, analara, oğullara, kızlara kardeşim,
Su,
Susamış vakte.

Durmaz biz dursak bile vatanda,
Otların kurusu,
Ekinlerin yaşı hiç.

Kurmuş mu diyorsun ölümümüz,
Daha büyük bir ölüme pusu,
Kelime-i şahadetlerle yükselen dağlarda?

Ahaca birikmiş yüzlerce yıl,
Arzusu
Bu toprakta yaşayan şeylerin.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

40Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:20 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Kainatın Akşam Yoklaması

Bir an, akşamın fikirden geçmesi,
Çık insandan son insana kadar, daima.
Kendimi ve herkesi boşlukta hissediyorum;
Dairemsi bir müddet iniyor ruhuma.

Bir an, coğrafyanın dışında,
Ve bütün sathı, atmosferin.
Sevgilerin en samimi olduğu saat;
En çok düşünceye benzedigi vakit, çiçeklerin

Bir an, zamanın gölgesi yüze değer.
Ve aralığı hayatın ölümün aralığı.
Bembeyaz bulutlar gibi geçer göklerden,
Kör bir adamın bahtiyarlığı.

Bir an; bütün anaların şefkati,
Ve maviliklerde rüyasI, bütün genç kızların.
Merhametin büyük varlığı gibi silik,
Kalpteki ışığı gibi uçan yıldızların.

Bir an, kaybolmuş sonsuzluğu göz yaşlarının,
Hatıraların kaybolmuş mesafesi.
Bir misafirliğin ilk manzaraları kaplar,
Ve gurbet kaplar, herkesi.

Bir an, hayalden hendeseler dünyasında,
Kürelerin mesafelerindeki ahenk.
Bütün sessizliğiyle hayatın uzunluğu,
Denizlerden, gözlerde mazi olan renk.

Bir an üstümüzde elbise,
Kızını okşayan bir adamın avuçlarındaki sıcaklık.
Ve bütün atomları kaplar habersiz,
Gençlikleri ölümden uzaklık.

Bir an, bir an ki her şey farkında.
Her gün aynı vakit semadan geçer.
Ve susar bir insan gibi hüzünle,
Taşlar, bulutlar, ışıklar, fikirler.

Bir an ki cesaretin büyük sessizliği,
Hissin ve aklın sonsuz memleketinde.
Allaha mevcut veriliyor,
Kainat hazır ol vaziyetinde!

Fazıl Hüsnü Dağlarca

41Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:20 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Karanlık Yapı

Vurmuş dağlara dağlara ışığı
Belli olmuş uzağı yitmişliğinden
Düşünür bizi
Gece aşağıda

Üstlerden büyür samanyolu
Bir sevgiye benzer
Başka bir sevgiye benzerken
Gece aşağıda

Bağışlar öldürmüşü
Çalanı yalan söyleyeni kaçanı
Toprağa çiğ düşmeden
Gece aşağıda

Bir eski savaş alanında korkunç
Bir ayrılıkta upuzun
Neler soyunur neler
Gece aşağıda

Nice yorgun olursa olsun yercek
Yükünden yeşilinden
Uyutur böceği otu
Gece aşağıda

Bu nedir bulamıyorum
Yıldızlar yıldız
Gökyüzü gök
Gece aşağıda

Hani yapılar vardır
Taş taş doldurur boşluğu
Öylece duvarları örer
Gece aşağıda

Susma
Dinleme gerek
İletine güne tohumu
Gece aşağıda

Bakma
Anlama gerek
Azalır biraz şimdi
Gece aşağıda

Kişi yerin dibine dek çırılçıplak
Başarısız uykusuz
Ama bir umut verir
Gece aşağıda

Fazıl Hüsnü Dağlarca

42Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:21 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Kızılırmak Kıyıları

Kardaş, senin dediklerin yok,
Halay çekilen toprak bu toprak değil.
Çık hele Anadoluya,
Kamyonlarla gel, kağnılarla gel gayri,
O kadar uzak değil.

Çamı bitmiş, kavağı azalmış,
Gamla örtülü bayırlar, çıplak değil.
Yedi ay kıştan sonra,
Yeşeren senin yaşamındır,
Yaprak değil.

Yersin, içersin sofrasından, üç yüz senedir,
Kuvvetlisin ama kuvvet hak değil.
Bakımsızlıklarla göçüp gitmiş bir cihan,
Mevsimler soğumuş, sular azalmış,
Buğday, Selçuklulardan kalan başak değil.

Parça parça yarılmış öküz ardında,
Parmağı üç pare, tırnağı ak değil.
Utanır elin ayağın,
Korkarsın yakından görsen,
Eli el değil, ayağı ayak değil.

Gün doğar, tarla kuşları uçuşurlar,
Ağır bir aydınlık, bildiğin şafak değil.
Öyle dalmış ki yüzyıllar süren uykusuna,
Uyandırmazsan,
Uyanacak değil.

Dertle, sefaletle yüklü,
Siyah leşlerle kararmış, berrak değil.
Çağlayan ne,
Akan kim,
Kızılırmak değil.

Kardaş, görmüyorum ama hala duyabiliyorum,
Geçmiş zamanlar gelecek zamanlardan parlak değil.
Vakte şahadet edercesine yükselmiş,
Akşam parıltısından, bütün zaferler üzerine,
Dağlar dalgalanmakta, bayrak değil.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

43Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:21 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Kocaman Bolu

Kuşlarda ses yellerde ses,dağda ses,
Bir türküdür aramızda akan şey.

Toprakların birliğini demez mi
Ayvaların sarılığı kardeşim?

Burda duyduğum duyduğum
Nane kokusu kokusu.

Hadi beni sevmediniz
Getirdiğim maviliği alsanız ellerimden.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

44Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:21 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Korkuluğun Korkusu

Sen korkutursun
Küçücük kuşları
Bahçelerde sabahtan akşama dek

Ama gelince kocaman gökler geceleyin
Üstüne doğru
Senin korktuğunu duyarım.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

45Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:21 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Kötü

Ben seni tanıyorum, bir gece geldin
Çırılçıplak.
Sordun aşkın sonunu,
Boynuma sarılarak.

Parladı üstümüzde ışıklar,
Semadan gelen izin:
Arzetti tüylerimin lezzetini,
Karanlık neslimizin.

Hissettik seni hoşlandık,
Kabul etti hayvan düşünceyi,
Büyük sevin muzaffer oldu,
Sabaha kadar.

Tarihten önceki yüzler,
Şimaller üstünde acaip,
Bütün hislerden evvel,
Bütün hâtıralar gaip.

Sabahlara kadar ağladım,
Hayvanlar ve insanlar halinde, muhabbete.
Hep aynı pişmanlık,
Kaybolan vakte.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

46Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:22 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Mustafa Kemal

O su ateş rüzgar
Parıl parıl yeryüzünce
O hak

Dalgalanır Hindistan'dan Roma'dan
Konfüçyüs'ten beri Aristo'dan beri
O bayrak

Güzelliğin kişiliğin sevginin
Sınırlarında
O inanmak

Öyle ulu ki öyle kahraman ki
Vardığınızı sanırsınız
O uzak

Fazıl Hüsnü Dağlarca

47Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:22 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

**dürdüğümüz

Geceyle parlayan gözleri vardı,
Cesurdu, cesurdu ziyade.
Nasıl ki çekti bizi,
İstifade.

Karanlık mağaranın kapısında durduk,
Geçerken bıraktık taşı.
Sustu büyük bağırmasında,
Gecelerin ve ormanların sırdaşı.

Artık bizim gibi değil,
Su içmez, kımıldamaz.
Uyanıklığı hiç yok,
Uykusu az.

Öyle garip ve öyle sade,
Süsler yapacağız süslerinden.
Tüyleri gibi aydınlık,
Ve bir şey görmeyen.

Hazır, etrafın düşmanlığında,
Zaferin bitmez tükenmez yemeği.
Aklımızın, korkumuzun, ellerimizin,
Beraber yiyeceği !

Fazıl Hüsnü Dağlarca

48Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:22 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Ôlü

Hangi mahallede imam yok,
Ben orada öleceğim.
Kimse görmesin ne kadar güzel,
Ayaklarım, saçlarım ve her şeyim.

**üler n*****, azade ve temiz,
Meçhul denizlerde balık;
Müslüman değil miyim, haşa,
Fakat istemiyorum, kalabalık.

Beyaz kefenler giydirmesinler,
Sızlamasın karanlığım havada.
Omuzlardan omuzlara geçerken sallanmayayım,
Ki bütün azalarım hülyada.

Hiçbir dua yerine getiremez,
Benim kainatlardan uzaklığımı.
Yıkamasınlar vücudumu, yıkamasınlar,
Çılgınca seviyorum sıcaklığımı...

Fazıl Hüsnü Dağlarca

49Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:22 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Ötelerde Aramak

Kaçmış uykum yabancı ormanlardan,
Dağlar mağaralarla ovalardan kaçmış.

Yağız at bir başka kişi, bir uzak,
Çözülür çözülmez kaçmış.

Soğuk, düzgün, anlamlı, taş, oyunsuz,
Dev okuldan mini mini çocuklar kaçmış.

Suçlama bu ak gövdeyi şimdicik,
Usu bilinmeze kaçmış.

Geceleyin çırılçıplak düşmüşüm ben ardına,
Yüz ölüm var, biri kaçmış.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

50Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. - Sayfa 2 Empty Geri: Fazıl Hüsnü Dağlarca Şiirleri.. Cuma Ocak 08, 2010 5:22 am

*ЯéaLové.<3

*ЯéaLové.<3
Süper Üye
Süper Üye

Samsun'dan Ankara'ya

- Ordunun silahları alınmış
ve alınmakta

Atım acından hasta, çalmışlar kılıcımı,
Üşürüm.
İçimde silah sesleri,
Sabaha kadar, tövbe tövbe,
Gecelerle dövüşürüm.

Kabzalarım vardı parıl parıl,
Altın elmas.
Getirmiştim ta Orta Asyadan,
Ta batı Avrupa hayran olmuştu,
Kalmış ağırlıklarınca avuçlarımda yas.

Hepsi bir başka biçimdeydi,
Ama kardeşti tüfekle yay.
Onlarla yaşamam hızlanırdı,
Duyulurdu suyun ekmeğin lezzeti daha hoş,
Daha kolay.

Çalmışlar kılıcımı,
Vaktim bir ateşle kızıllaşır önce.
Sonra tarihler tarihler döğer içimizdekileri,
O kadar hafif, o kadar yalın,
Kılınç olur düşünce.

Fazıl Hüsnü Dağlarca

Sayfa başına dön  Mesaj [2 sayfadaki 3 sayfası]

Sayfaya git : Önceki  1, 2, 3  Sonraki

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz