Organ nakli caiz midir?
——————————————————————————–
Soru : Geçenlerde bir takım insanlar organ nakli üzerine konuşurlarken
kulak misafiri olduk, bir insan ölmeden daha hayattayken ben bütün
organlarımın bağışlıyorum diyip yapabilir dediler, bağışladığına dair
böyle bir noter veya bir belge imzalasa bu caiz midir ? Biz onlara
hocalarımızdan caiz olmadığı duyduğumuzu söyledik fakat bir insanın
hayatını kurtarılmasını istemez misiniz dediler.
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Öncelikle organ bağışı ifadesi yanlıştır. Çünkü malın bağışı
yapılabilir. İnsan ve insanın parçası olan organ ise mal değildir ve
bunun bağışı yapılamaz. Çünkü insan mükerrem, değerli bir varlıktır.
Bedenimiz ve canımız bizim tasarrufumuzda değildir, bize emanettir.
Organ bağışı yerine organ nakli ifadesini kullanmamız gerekir. Kısaca organ nakli ile ilgili şunları söyleyebiliriz:
Aşağıdaki şartlara uyularak yapılacak organ ve doku nakli caizdir:
a- Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayatını veya hayatî bir
uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının meslekî ehliyet
ve dürüstlüğüne güvenilen bir doktor tarafından tespit edilmesi,
b- Hastalığın bu yoldan tedavi edilebileceğine doktorun çok kuvvetli bir tıbbi bilgiyle inanması, zann-ı galibinin bulunması,
c- Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş
olması, ölümünün kesin olması. Bu da İslam hukukuna göre kalbin ve
dimağın her ikisinin ölmesi ile olur. Zira ölünün yıkanması,
kefenlenmesi, hanımının iddeti ve miras gibi şer’i olan hükümler, bu
ikisinin kalp-dimağ ölümüne bağlıdır. Dolayısıyla kişi tıbben öldü
deyip de, kalbi daha henüz atma esnasında, uzvunu alıp başkasına nakil
etmek caiz değildir.
d- Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu
alınacak kişinin sağlığında, ölmeden önce buna izin vermiş olması veya
hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının
sağlanması,
e- Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması,
f- Tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olması gerekir.
Tarih : 20.03.2007 mutmain Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Musluman olmuş bir kimse, hristiyan annesinin kardesinin cenaze
torenine gidebilir mi?eger gitmezse ailesi onla iliskiyi kesecek
olsalar sadece gidip kisaca kalip gelebilir mi?
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Gidemez. Tövbe suresinin 84. ayet-i kerimesi bunu yasaklamaktadır.
O (gayrımüslim)lerden ölen hiçbir kimseye asla dua etme, cenaze
namazını kılma! (defin veya ziyaret için) Kabrinin başında da durma!
Çünkü onlar ALLAH’ı ve Resûlünü inkâr ile kâfir oldular ve onlar fasık
(adam) lar olarak öldüler.
Bu Allah emridir. Darılacak olan ise bizim gibi bir kuldur. Cenaze bir
dini törendir. Böyle bir kimse, evde veya başka bir yerde ailesiyle
üzüntüsünü paylaşmalıdır.
Tarih : 19.03.2007 şahsenem Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Abdestsizken tefsire elle dokunulabilir mi?
——————————————————————————–
Cevap: Abdestsiz iken tefsir ve benzeri dini kitaplarımız okunabilir ise de, abdestli okumak adaba daha uygundur.
Tarih : 19.03.2007 Yusuf Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Kefaret oruçu tutarken rahatsızlanan bir kişi orucunu bozmak zorunda kalırsa, tuttuğu günler geçersiz midir?
——————————————————————————–
Cevap: Kefaret orucuna başlamış bir kimse, özürsüz yere veya yolculuk
ve hastalık gibi nedenlerle bu oruca bir gün bile ara verse, bu kefaret
orucuna baştan başlaması gerekir. Kadının adet hali görmesi istisnadır.
Tarih : 19.03.2007 songül Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Kalben öğle namazına duran bir kişi dil ile herhangi bir namaza
niyetlense ve namazın içindeyken bunu farketse, namazı bozması mı
gerekir?
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Hayır, namazını bozması gerekmez. Çünkü kalben niyetlendiği namaz ile
vaktin namazı aynıdır. Niyetin asıl yeri kalptir. Dil ile bunun
söylenmesi ise şart değil, bir müstehaptır. Kişi hangi vaktin namazını
kıldığını bildiği sürece, diliyle farklı bir vaktin namazını
seslendirse de namazı sahihtir.
——————————————————————————–
Soru : Geçenlerde bir takım insanlar organ nakli üzerine konuşurlarken
kulak misafiri olduk, bir insan ölmeden daha hayattayken ben bütün
organlarımın bağışlıyorum diyip yapabilir dediler, bağışladığına dair
böyle bir noter veya bir belge imzalasa bu caiz midir ? Biz onlara
hocalarımızdan caiz olmadığı duyduğumuzu söyledik fakat bir insanın
hayatını kurtarılmasını istemez misiniz dediler.
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Öncelikle organ bağışı ifadesi yanlıştır. Çünkü malın bağışı
yapılabilir. İnsan ve insanın parçası olan organ ise mal değildir ve
bunun bağışı yapılamaz. Çünkü insan mükerrem, değerli bir varlıktır.
Bedenimiz ve canımız bizim tasarrufumuzda değildir, bize emanettir.
Organ bağışı yerine organ nakli ifadesini kullanmamız gerekir. Kısaca organ nakli ile ilgili şunları söyleyebiliriz:
Aşağıdaki şartlara uyularak yapılacak organ ve doku nakli caizdir:
a- Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayatını veya hayatî bir
uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının meslekî ehliyet
ve dürüstlüğüne güvenilen bir doktor tarafından tespit edilmesi,
b- Hastalığın bu yoldan tedavi edilebileceğine doktorun çok kuvvetli bir tıbbi bilgiyle inanması, zann-ı galibinin bulunması,
c- Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş
olması, ölümünün kesin olması. Bu da İslam hukukuna göre kalbin ve
dimağın her ikisinin ölmesi ile olur. Zira ölünün yıkanması,
kefenlenmesi, hanımının iddeti ve miras gibi şer’i olan hükümler, bu
ikisinin kalp-dimağ ölümüne bağlıdır. Dolayısıyla kişi tıbben öldü
deyip de, kalbi daha henüz atma esnasında, uzvunu alıp başkasına nakil
etmek caiz değildir.
d- Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu
alınacak kişinin sağlığında, ölmeden önce buna izin vermiş olması veya
hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının
sağlanması,
e- Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması,
f- Tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olması gerekir.
Tarih : 20.03.2007 mutmain Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Musluman olmuş bir kimse, hristiyan annesinin kardesinin cenaze
torenine gidebilir mi?eger gitmezse ailesi onla iliskiyi kesecek
olsalar sadece gidip kisaca kalip gelebilir mi?
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Gidemez. Tövbe suresinin 84. ayet-i kerimesi bunu yasaklamaktadır.
O (gayrımüslim)lerden ölen hiçbir kimseye asla dua etme, cenaze
namazını kılma! (defin veya ziyaret için) Kabrinin başında da durma!
Çünkü onlar ALLAH’ı ve Resûlünü inkâr ile kâfir oldular ve onlar fasık
(adam) lar olarak öldüler.
Bu Allah emridir. Darılacak olan ise bizim gibi bir kuldur. Cenaze bir
dini törendir. Böyle bir kimse, evde veya başka bir yerde ailesiyle
üzüntüsünü paylaşmalıdır.
Tarih : 19.03.2007 şahsenem Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Abdestsizken tefsire elle dokunulabilir mi?
——————————————————————————–
Cevap: Abdestsiz iken tefsir ve benzeri dini kitaplarımız okunabilir ise de, abdestli okumak adaba daha uygundur.
Tarih : 19.03.2007 Yusuf Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Kefaret oruçu tutarken rahatsızlanan bir kişi orucunu bozmak zorunda kalırsa, tuttuğu günler geçersiz midir?
——————————————————————————–
Cevap: Kefaret orucuna başlamış bir kimse, özürsüz yere veya yolculuk
ve hastalık gibi nedenlerle bu oruca bir gün bile ara verse, bu kefaret
orucuna baştan başlaması gerekir. Kadının adet hali görmesi istisnadır.
Tarih : 19.03.2007 songül Sordu :
——————————————————————————–
Soru : Kalben öğle namazına duran bir kişi dil ile herhangi bir namaza
niyetlense ve namazın içindeyken bunu farketse, namazı bozması mı
gerekir?
——————————————————————————–
Cevap: Bismillahirrahmanirrahim
Hayır, namazını bozması gerekmez. Çünkü kalben niyetlendiği namaz ile
vaktin namazı aynıdır. Niyetin asıl yeri kalptir. Dil ile bunun
söylenmesi ise şart değil, bir müstehaptır. Kişi hangi vaktin namazını
kıldığını bildiği sürece, diliyle farklı bir vaktin namazını
seslendirse de namazı sahihtir.